Bağışıklık sistemi, enfeksiyon ve hastalıklara neden olan patojenlere karşı vücudu koruyan bir savunma sistemi olarak adlandırılabilir. Doğuştan (doğal) ve kazanılmış (uyarlanabilir) bağışıklık olmak üzere iki tür bağışıklık vardır. Doğuştan gelen adaptif bağışıklık refleksi de en erken dönemden itibaren karşılaşılan patojenlere karşı koruyucu hale gelir. Bu nedenle hastalıklara karşı en etkili silahımız bağışıklık sistemimizi güçlü tutmaktır. Bağışıklık sisteminin hastalıklara karşı zayıf düşmesine neden olan birçok parametre vardır. Bu parametrelere etki ederek bağışıklığınızı güçlendirmek sizin elinizde.
Dengeli beslenmelisiniz
Kış mevsimini daha rahat geçirmek için bağışıklık sistemini güçlendiren bir beslenme planına dikkat edilmelidir. Zayıf veya besin yönünden fakir bir diyet, bağışıklık hücrelerinin ve antikorların üretimini ve aktivitesini bozabilir. Bu nedenle, bağışıklık tepkisi birçok mikro besinin varlığına bağlıdır ve beslenmedeki çeşitlilik değerlidir.
- Antioksidan, lif, vitamin ve mineral içeriği yüksek taze sebze ve meyveler günde en az beş porsiyon olarak diyete dahil edilmelidir.
- Probiyotik alımına özen gösterilmeli ve beslenme programında probiyotik besinlere (kefir, yoğurt, turşu, kombucha çayı ve diğer fermente besinler) yer verilmelidir.
- Fast food, işlenmiş gıdalardan uzak, doymuş yağ içeriği yüksek, ilave şeker ve rafine un içeren gıdaların tüketimini sınırlandıran, tam tahıllı ürünler, taze sebze-meyveler, kaliteli az yağlı protein kaynakları tercih edilmeli ve Akdeniz tipi beslenme modeli uygulanmalıdır. uygulanacak.
Multivitamin ve mineral tabanına ek olarak, bazı bitkisel takviyeler de bağışıklık fonksiyonunu güçlendirmek için değerlidir:
- Yapılan araştırmalara göre ekinezya grip ve soğuk algınlığını önlemede fayda sağlamaktadır ancak bu hastalıklar başladıktan sonraki süreçte çok etkili olmadığı sonucuna varılmıştır.
- Sarımsak, antiviral ve antimikrobiyal özellikleri sayesinde soğuk algınlığı gibi enfeksiyonlara karşı koruyucu görevi görür. Biyoyararlanımını artırmak için ezilerek ve pişirilerek tüketilmesi tavsiye edilir.
- Kuşburnu, ıhlamur, adaçayı, kara mürver, zencefil ve nane çayları ile kış çayları gibi faydalı bitki çaylarının demlenmesi ve tüketilmesi tavsiye edilir.
Bulaşıcı hastalıkları önlemek için hijyene dikkat edilmelidir.
El ve vücut hijyeni sağlanmalı, özellikle yemek hazırlama ve yemeden önce eller yıkanmalı, kullanılan eşya ve gıdaların hijyeni de mikropların yayılmasını önlemede değerlidir.
Alkol ve sigara gibi bağışıklığı baskılayıcı faktörler daha ölçülü kullanılmalıdır.
Yapılan araştırmalara göre sigara ve alkol tüketiminin hem doğal bağışıklığı hem de kazanılmış bağışıklığı etkileyerek savunma sistemini zayıflatabileceği ortaya çıkmıştır. Sigaradan farklı olarak, alkolün cinsine ve boyutuna bağlı olarak alkolün bağışıklığı güçlendirebileceği konusuna bazı araştırmalar odaklanmış ancak ispat düzeyinde bir kanıt elde edilememiştir.
Yeterli ve kaliteli bir uyku rutini oluşturmak önceliğiniz olmalıdır.
Uyku ile bağışıklık sistemi arasında ikili bir ilişki vardır. Uyku, bedensel dinlenmenin değerli bir sürecidir ve araştırmalar, uykunun bağışıklık sistemi üzerinde bir etkisi olduğunu göstermektedir.
Stresten uzak ve fiziksel aktivitenin yeterince planlandığı bir rutin oluşturulmalıdır. Stresten uzak durmak söylendiği kadar kolay değil ama bunu antrenman veya meditasyonla başarmak mümkün olabilir. Ara öğünlerde yağlı tohumlar, bitter çikolata ve meyvelere yer vermek tansiyonu düşürmeye yardımcı olabilir. Haftada en az 150 dakika antrenman programınızı Dünya Sağlık Örgütü’nün tavsiyelerini dikkate alarak planlamayı unutmayın.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
